22 Aralık 2010 Çarşamba
HAKAN ŞÜKÜR İLK RÖPORTAJLAR
Hakan Şükür efsanesi.
Sakaryaspor'da oynadığı dönemi pek hatırlayamamakla birlikte Bursaspor performansını çok net hatırlıyorum. Bir nevi beraber büyüdük diyebilirim. 1980'li yılların başlarında doğanlar resmen Hakan Şükür ile büyümüştür. Prekazi,Tanju,Kosecki hepsini hatırlarız ama Hakan Şükür'ü Türk futboluna girişi ve yükselişi ile adıma adım izledik.
Geçen yıl Kral ile Adnan Öztürk'ün ofisinde tanışma fırsatı buldum. Sohbet ettik biraz. Fotoğraf çektirdik. BEnim için çok önemli bir andı.
Kendisinin siyasi görüşüne tamamen zıt olsam da bu onun bizlere yaşattığı mutlulukları unutmamızı gerektirmiyor. Sanırım tek hatası ona saldıranların bu davranışlarının temelinde kendisinin siyasi görüşünün olduğunu düşünmesidir. Halbuki Hakan Şükür'e Galatasaray'lı olduğu için parçalı formayı giydiği için saldırdılar yıllarca. Yurtdışına gittiği halde eleştiriler bir türlü bitmedi. Aynen orospu çocuğu Emre B.'na yapıldığı gibi. Ama Emre dönüşte karşı yakanın takımına geçti. Şimdilerde bir tek hakemin anasını sikmediği kalıyor ama çıt çıkaran var mı? O Türk futbolunun gözbebeği. Konu istemeden yine Emre'ye geldi ama bu gerçeği görmezden gelemeyiz.
Yukarıda Hakan Şükür'ün ilk röportajlarından birisi var. Yorum sizlerin.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hakan hakkında yapılan eleştirilen odak noktası; onun devamlı kumpas, dedikodu, birilerinin altını oyma gibi faaliyetlerde bulunmasıdır. Ne zaman ki futbolu bu yaptıklarının gerisine düştü; o zaman kral çıplak dendi.
YanıtlaSilÇok sevdiğim bir blogger olan flying dutchmaninde belirttiği üzere normal bir insanın vucudunun yüzde 70'i sudan oluşurken, hakanın vucudunun yüzde 70 i kırgınlıklardan oluşmaktadır. kendisi kadroya alınmaz, kırılır ve teknik direktörün altını oyardı. attığı goller bir yana da hakanın örgütlenme, teşkilatlanma, yabancı düşmanlığı aklımızda bıraktığı kekremsi tadlardır.
Esasında Hakan'ın kırılganlığı Emre'nin agresifliğine göre daha tahammül edilebilir. Hani yıldız oyuncular farklı olur ya kırmızı kart görür, gece hayatı olur bazen, takım içinde gruplaşmaya neden olurlar vb. Mesela Maldini'nin Milan'daki halidir Hakan Şükür.
YanıtlaSilAma onun yanılgısı başka. Bir çeşit misyonerlik faaliyetinde bulunmasına rağmen ona sahip çıkıldığını görmesi lazım. Sesimizi çıkarmadık çünkü sahada işini çok iyi yaptı. Nedense o bir şekilde hep dini duygularını ve Fethullahçı zihniyetini her fırsatta gözümüze sokmaya devam ediyor.
Çok istiyorum sportif direktör olsun bakalım takımı nasıl yönetecek. Bir gün olacak nasıl olsa göreceğiz.
Hakan'ın bu kadar başarıya rağmen çok eleştirilmesinin bir nedeni de "kazma" futbolcu olmasıdır. Kazmalar da başarılı olur, ama kazma kazmadır.
YanıtlaSilOndan çok nadir ince çalımlar, yana çekip vurmalar, terse yatırmalar vs. görmüşüzdür.
Tıpkı, Jardel'in de her gittiği yerde 35 gol atmasına rağmen eleştirilmesi gibi.
Hakan 30 küsür yaşındayken bile penaltı atacakken tedirgindi taraftar hep.
Tabi Hakan'ın hava hakimiyetine laf yok, dünyada yoktur belki benzeri.
Emre'nin bu terbiyesiz ve çekilmez tavırları da belki Bülent Korkmaz abisinden yadigardır.
Bülent'in şimdiki kuşak versiyonu.
Ayrıca Hakan'dan yönetici falan olmaz. Liderlik özellikleri yok. Dengeci, masaya yumruğunu vuramayan, pasif adamlardan, "Herkes beni sevsin, kimseyi kırmayayım" diye lafını sakınan adamdan yönetici olmaz. (Bkz örnek: Aykut Kocaman)
Bir de biat kültürü var tabi. O kültürle yaşayan adamın başka hayat tarzlarını hoş karşılaması da zor bence.
Onur'cum Hakan mı kazma? Yapma Allah aşkına. Adam gol rekorlarını alt üst etti. Nerede duracağını bilen. Rakip savunmayı perişan eden, kafa toplarında dünyanın sayılı oyuncularından birisinden bahsediyoruz. Zaten gol vuruşu biraz daha iyi olsaydı İnter'de oynamaya devam ederdi.
YanıtlaSilEmre'nin terbiyesizliği Bülent'in birkaç gömlek üstünde. Adamın saldırmadığı takım arkadaşı kalmadı. Bülent ise daha çok şov amaçlı yapardı. Oyunu soğutmak hakemi etki altına almak için. Mesela takım kötü gittiğinde Bülent tek başına sahaya çıkar ısınma hareketelri yapar tribünlerin tepkisini üstüne alırdı. Emre ise Milli maçta oynayıp kendi takımında sakatım diye dinlenen bir oyuncu. Arda ile Sabri de de benzer davranışlar gördüğü için çok kızdı Galatasaray taraftarı bilgine.
Hakan'dan lider olmaz görüşüne katılıyorum. Bir gün Galatasaray'a gelecek ve neler yapacağını hep birlikte göreceğiz. Adam bildiğin 20.yy. başlarındaki kafatasçı zihniyete sahip.
Partiye geliyor musun?
Sen de Bülent konusunda yapma gözünü seveyim:)
YanıtlaSilDirsek, küfür, taban dalma, çift dalma, ne ararsan vardı abi bu adamda, sen de biliyorsun. Benim Emre konusundaki objektifliğimi, Bülent konusunda senden görmek isterdim.
Türkiye kupası finalinde, penaltılara kalınca maç, (Hasan'a ya da Ergün'e, tam hatırlamıyorum) penaltı atmak istemeyen takım arkadaşına ana-avrat dümdüz sövmüştü, Cine5 duyurmuştu sağolsun.
Parti, benim tahmin ettiğim partiyse, gelmiyorum tabi ki :)